Bu benzersiz işbirliği, Stone‘un karakterinin karmaşık dünyasına derinlemesine bir dalış vaat ederken, Lanthimos’un özgün sinema anlayışıyla merak uyandırıyor.
Yorgos Lanthimos’un hayranları için büyük bir gün: “Poor Things” filmiyle kalpleri fethedenler ya da “Dogtooth”, “The Lobster”, “The Killing Of A Sacred Deer” ve “The Favourite” filmleriyle uzun süredir Yorgos Lanthimos’un benzersiz sinema dünyasının takipçisi olanlar için sevinçli haberler var. Yunan yönetmenin, Oscar ödüllü bu sıra dışı yapımdan sonraki filmi “Kinds Of Kindness” çoktan tamamlandı. Antoloji tarzındaki bu yeni film, yıldızlarla dolu bir kadroyu bir araya getiriyor; Emma Stone, Willem Dafoe, Margaret Qualley, Joe Alwyn ile yeniden bir araya gelen Lanthimos, bu kez Jesse Plemons, Hong Chau, Mamoudou Athie ve Hunter Schafer gibi isimlerle de çalışıyor.
Kısa süren tanıtım filmine rağmen film hakkında konuşulacak çok şey var – “Sweet Dreams Are Made Of This” şarkısının mükemmel kullanımı, dikkat çekici kurgusu ve Qualley’nin zamanlama hatası yapmadan attığı tokat gibi. Özellikle, Lanthimos’un daha önceki çalışmalarından farklı olarak, bu film görsel açıdan daha net, modern ve gerçek dünya ile daha çok örtüşen bir yapıda görünüyor. “The Favourite” ve “Poor Things” filmlerinde sıkça rastladığımız balık gözü lens kullanımı bu filmde daha az ön planda. Lanthimos’un son dönemdeki başarılı çalışmalarının ardından, bu kadar farklı ekran yüzleriyle bir araya gelmesi kesinlikle heyecan verici.
Filmle ilgili verilen ilk bilgiler, “Kinds Of Kindness”ın üç farklı hikayeyi ele aldığını gösteriyor: Kendi hayatının kontrolünü ele almak isteyen seçme şansı olmayan bir adam; kayıp olarak bildirilen eşi denizden döndüğünde tamamen farklı bir insan gibi görünen bir polis memuru; ve özel bir yeteneğe sahip belirli birini arayan, büyük bir ruhani lider olmaya aday bir kadın. İyi haber şu ki, filmin gösterime girmesi için fazla beklemeyeceğiz – “Kinds Of Kindness”ın Birleşik Krallık sinemalarında 28 Haziran’da gösterime girmesi bekleniyor, “Poor Things”ın gösterime girişinden yaklaşık altı ay sonra. Bu, Yorgos Lanthimos’un dünyası ve biz sadece onun parçası olmaktan şanslıyız.
